Sarıyer Yenigün, Sarıyer'in Gerçek Tarafsız Gazetesi - YALAN SÖYLEMEKTEN BIKMAYAN ŞÜKRÜ GENÇ’E...
Karakter boyutu :13 Punto15 Punto17 Punto19 Punto

YALAN SÖYLEMEKTEN BIKMAYAN ŞÜKRÜ GENÇ’E...

YALAN SÖYLEMEKTEN BIKMAYAN ŞÜKRÜ GENÇ’E...
Şükrü Genç’te biraz vicdan varsa, er meydanına çıkıp "Bu güne kadar verdiğim tüm sözleri yuttum, insanlar arasında ayrımcılık yaparak işçi alımlarında adil davranmadım, Sarıyerimizin ismini Türkiye’ye yolsuzluk ve rüşvetle duyurdum, hatalarımı ve eksiklerimi yüzüme söyleyen insanları hep düşman bildim, Sarıyerlilerin çok sevdiği ve saygı duyduğu rahmetli babama iyi bir evlat, Sarıyerlilere ise dürüst bir başkan olamadım" demelidir. Ve Sarıyer’in meydanında vatandaşlara balık ekmek dağıtacağına, öncelikle çıkıp o meydanda af dilemelidir!
21.11.2013 / 15:56


Şükrü Genç, hiç sıkılmadan, yüzü hiç kızarmadan yalan söylüyor… Şimdilik bunların en sonuncusu ise sporun siyasete alet ediliş biçiminin en çirkin hali. “Sarıyer Spor Kulübü yöneticileri bizden ne istediyse yerine getirdik. Transferler başta olmak olmak üzere kulübün tüm sıkıntılarını belediye olarak biz çözüyoruz” evet aynen böyle söylüyor Sarıyer’in zamanı sayılı belediye başkanı… Maksat insanlar Şükrü Genç’i alışverişte görsün… Niyet bozuk! Soruyorum size sayın Genç; Sarıyer Spor Kulübü’nün transferlerini siz yaptıysanız, transfer ettiğiniz bu futbolcuları açıklayın, 8 oyuncumu aldınız, yoksa 10'mu? açıklayın hadi görelim. Ayrıca maddi manevi tam destek verdiyseniz, Sarıyer Spor Kulübü Başkanı Saffet Akkoyun 3 milyondan fazla parayı nereye harcadı? Başkan Akkoyun, Sarıyer Spor Kulübü'nde hem geçmiş dönem yönetimlerin borçlarını temizliyor hemde faal olarak yapılan transferlerin parasını ödüyor. Kendi bildiklerimin haricinde Sarıyer Spor Kulübü'nün denetiçisi aynı zamanda gazetemizin spor müdürü, kendisine sorduğumda da gerekli bilgileri almaktayım.

Rahmetli Cavit dedemle birlikte 22 sene önce adım attığım Sarıyer Spor Kulübü’nde biri hapşırsa, ben 50 km öteden o kişiye çok yaşa derim. Sarıyer Spor Kulübü’nün içini bu kadar iyi biliyorum. Duydunuz mu sayın Genç! Sarıyer Spor Kulübü üzerinden bu çirkin siyaseti bırakın artık! Sarıyer Spor Kulübü’nün yaptığı transferlerde ve daha bir çok konuda, Sarıyer Belediyesi’nin katkısı olmamıştır. Direkt maddi destek zaten olamaz çünkü yasal değil, fakat belediyenin ihale verdiği veya çalıştığı şirketler aracılığla bu gerçekleşebilir ancak Başkan Genç bunu dahi Sarıyer’e yapmamıştır. Şükrü Genç yerel seçimlere çok kısa bir süre kala koltuğunu kurtarmak için yalan üstüne yalanlar söylüyor. Sarıyer Spor Kulübü’nün transferlerini ben yaptım diyen bir belediye başkanının ruhsal olarak sağlık durumunu hiç iyi bulmuyorum.

Şükrü Genç Er Meydanına Çıkıp Özür Dilemelidir…

Şükrü Genç’in Sarıyer halkına zincirleme yalanları henüz göreve başladığı ilk günlerde ayyuka çıkmıştı. Verdiği tapu sözünden, işçi alımlarından, yeni belediye binasından, yollardan ve hatta cem evlerine kadar verdiği hiçbir sözü yerine getirmeyen bir belediye başkanı düşünün lütfen! ( Cumhuriyet Mahallesi’nde ki Cem Evi’ni İBB yapıyor) Ayrıca Başkan Genç, amatör spora ve Sarıyer Spor Kulübü’ne hiçbir faydası olmadığı gibi, bu kurumları yalan beyanlar vererek kullanmaya devam ediyor. Şükrü Genç’te biraz vicdan varsa, er meydanına çıkıp  "Bu güne kadar verdiğim tüm sözleri yuttum, insanlar arasında ayrımcılık yaparak işçi alımlarında adil davranmadım, Sarıyerimizin ismini Türkiye’ye yolsuzluk ve rüşvetle duyurdum, hatalarımı ve eksiklerimi yüzüme söyleyen insanları hep düşman bildim, Sarıyerlilerin çok sevdiği ve saygı duyduğu rahmetli babama iyi bir evlat, Sarıyerlilere ise dürüst bir başkan olamadım" demelidir. Ve Sarıyer’in meydanında vatandaşlara balık ekmek dağıtacağına, öncelikle çıkıp o meydanda af dilemelidir! Ben Sarıyerli Emre Güner olarak, doğup büyüdüğüm ve ismiyle övündüğüm Sarıyerimi, Türkiye’de yolsuzluk, rüşvet ve usülsüzlüklerle rezil eden bir belediye başkanına sahip olmaktan dolayı büyük üzüntü duyuyorum. Sırf koltuğunu kaybetmemek için her yol mübahtır diyen Şükrü Genç’e, Rahmetli Ahmet Kaya’nın bir şarkısından uyarladığım dörtlüğü gönderiyorum.

30 mart 2014 tarihi aklına her geldiğinde

Ah edip, vah edip inleme

Bu halinle tanrıyı incitmiş olacaksın

Devir teslim günü kapını çaldığı zaman,

makam odanı telaşa verme

O geldiğinde, sen gitmiş olacaksın