Kapatılan Sarıyer Adliyesi’nin Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne taşınmasıyla, 2010’da başlatılan soruşturma İstanbul Başsavcılığı’nca sürdürüldü. Soruşturma Savcısı Yavuz Pehlivan geçtiğimiz 23 Mayıs’ta tamamladığı iddianamesini mahkemeye sundu. İddianameyi kabul eden İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi ilk duruşma için 7 Kasım’a gün verdi.
İddianamenin önemli bir bölümünü ‘rüşvet suçlaması’ oluşturuyor. Buna göre Mart 2009’daki yerel seçimler öncesi Bahçeköy’deki belde belediyesi kapatılarak Sarıyer’e bağlandı. Mahmut Yalçın isimli bir kişi de ‘Bahçeköy birim sorumlusu’ olarak görevlendirildi. Yalçın’a makam aracı tahsis edildi; belediyede kadrolu E. S. isimli kişi de Yalçın’ın şoförü olarak görevlendirildi.
‘PARALARI BEN TOPLADIM’
Mahmut Yalçın’ın iddianamede yer alan ifadelerine göre, Bahçeköy’de imar sorunları olan veya belediye ihalelerini almak isteyenlerle kendisi ilgilendi. Belediyeye giden kişiler kendisine yönlendirildi. Yalçın’ın ifadesine yansıyan iddialarına göre, rüşvet paralarını kendisi topladı. Topladığı paraları bir diğer sanık Yılmaz Tank’a teslim etti; Tank da söz konusu paraları Başkan Şükrü Genç’e götürdü. Mahmut Yalçın’ın iddiasına göre 8 aylık süreçte belediye adına bu şekilde 700 bin TL toplandı. Bazı sanıklar da ifadelerinde ‘işlerinin görülmesi’ amacıyla Yalçın’a para verdiklerini ifade etti. Savcılık bu paraları “rüşvet” olarak değerlendirdi.
VİLLA TADİLATI İÇİN 'RÜŞVET' İDDİASI
Soruşturma kapsamında bir hafta kadar tutuklu da kalan Tekfen İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ümüt Özdemir de villasının tadilatı ile ilgili belediye görevlilerine 50 bin dolar rüşvet vermekle suçlanıyor. İddiaya göre söz konusu işleme Özdemir’in arkadaşı Rıfkı Fahrettin Aktaş aracılık etti. İddianameye göre Özdemir’in Bahçeköy’deki villasının tadilatında çıkan sorunun çözümü için 50 bin dolar şüphelilere verildi. Anılan işlem için suçlanan belediye görevlileri arasında Başkan Yardımcısı Recep Yel ve Zabıta Müdürü Ayşe Semra Kartal yer aldı.
RÜŞVET DEĞİL RAMAZAN YARDIMI
Yapılan teknik takip sırasında iki şüpheli arasındaki konuşmaya, üçüncü bir kişi “Dolar mı? Dolar mı oldu; tamam” sözleri ile katıldı. Adli Tıp Kurumu’nda yapılan
incelemede anılan sesin Recep Yel’e ait olduğu belirlendi. Ümüt Özdemir ise, kimseye rüşvet vermediğini, böyle bir talebin de olmadığını ifade ederken, diğer sanıklar anılan 50 bin doların Ramazan etkinliklerine katkı amacı ile verildiğinisöyledi.
4 YIL HAPİS İSTEMİ
İddianamede Belediye Başkanı Şükrü Genç ‘rüşvet’ suçlaması ile karşı karşıya değil. Genç hakkındaki sevk maddesi “Kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek veya yaymak.” Anılan suçun cezası ise 1 yıl ile 4 yıl arasında değişebiliyor. Başkan Genç, savunmasında, Mahmut Yalçın’ın ifadelerini yalanladı. Genç, ‘belediye adına rüşvet toplandığı, bu paraların Yılmaz Tank aracılığı ile kendisine getirildiği’ suçlamasını kabul etmedi. Genç, Mahmut Yalçın adında bir personellerinin de olmadığını, belediye adına bir görevlendirmenin de söz konusu olamayacağını öne sürdü.
‘KAYITLARDAN HABERİM YOK’
Şükrü Genç, bilgisayarında bulunan dinleme kayıtları ile ilgili de bilgisinin olmadığını, anılan 5 klasörlük kayıtların bilgisayarına nasıl konulduğundan haberinin olmadığını söyledi. Genç’in bilgisayarında bulunan kayıtlar, dönemin Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner’in yürüttüğü ve kamuoyunda ‘Erzincan soruşturması’ olarak bilinen soruşturma kapsamında Jandarma İstihbaratı’nın elde ettiği dinleme kayıtları. İddianamede, söz konusu kayıtların Jandarma’nın hazırladığı formatta Şükrü Genç’in bilgisayarında bulunduğuna işaret edildi.
SÜPERSTAR’A TAKİPSİZLİK
Aynı soruşturma kapsamında ifadesi alınan isimler arasında Süperstar Ajda Pekkan ile Anadolu Ateşi'nin kurucusu Mustafa Erdoğan da yer aldı. Soruşturma Savcısı Yavuz Pehlivan, Pekkan ve Erdoğan’ın da aralarında olduğu 20’ye yakın kişi hakkında ise takipsizlik kararı verdi. "Rüşvet" suçundan takipsizlik alan isimler arasında Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç de yer aldı. Ajda Pekkan’ın, Saklıkoru Sitesi'ndeki villasının tadilatı için 400 bin TL ‘rüşvet’ verdiği iddia edilmişti.
.jpg)
(1).jpg)
(1).jpg)