Sarıyer Yenigün, Sarıyer'in Gerçek Tarafsız Gazetesi - DEVLET YETKİLİLERİMİZE YAPILANLAR </br>VİCDANSIZLIK DEĞİL Mİ?
ŞEREF AYER </br>KOVULMADIKÇA </br>SARIYER İFLAH OLMAZ!!!
Karakter boyutu :13 Punto15 Punto17 Punto19 Punto

DEVLET YETKİLİLERİMİZE YAPILANLAR
VİCDANSIZLIK DEĞİL Mİ?

DEVLET YETKİLİLERİMİZE YAPILANLAR </br>VİCDANSIZLIK DEĞİL Mİ?
Sarıyer'in sevilen iş insanlarından, usta siyasetçi Başar Biberoğlu çok ses getirecek çarpıcı açıklamalar yaptı.
09.08.2021 / 12:47
Sarıyer'in sevilen iş insanlarından, usta siyasetçi Başar Biberoğlu çok ses getirecek çarpıcı açıklamalar yaptı.

Ülkemizde yaşanan yangın felaketlerinin provokasyon malzemesi haline geldiğini belirten AK Parti'nin İstanbul'daki önemli ismi Başar Biberoğlu, çok önemli uyarılarda bulundu...

DEVLET YETKİLİLERİMİZE YAPILANLAR </br>VİCDANSIZLIK DEĞİL Mİ?

BAŞAR BİBEROĞLU:

Türkiye’miz tarihinin en büyük orman yangınları ile mücadele etmeye devam ediyor.

Bu kadar yangının bir anda çıkması tedbirsizlikle, dikkatsizlikle açıklanamaz!

Evet, dikkatsizlik sonucu orman yangını çıkabilir.

Küçük çocukların sebep olduğu yangınlar da olabilir.

Elektrik hatlarından, piknikçilerden, orman alanlarında kırılan şişelerin mercek etkisi de yangına neden olabilir.

Ancak toplam 235 yangın sayısı sabotajları, kundaklamaları işaret etmektedir.

Yangını çıkarmak üzereyken veya çıkardıktan hemen sonra kaçan, izlerini kaybettiren kişilerin olduğunu basın yoluyla öğreniyoruz.

Devletimizin titizlikle araştırdığını biliyor ve inanıyoruz.

Bu konuda yapılan çalışmaların sonuçlarında gözaltılar ve tutuklamalar gerçekleşmiştir. Fakat asla yeterli değildir. Gerçek suçlulara ulaşamadıkça her şey kifayetsiz kalmaktadır.

Ormanları kim yaktı, neden yaktı demek yerine uçak mevzusu baş köşeye oturmuş durumda.

Helikopter mi uçak mı tartışmaları sürüyor.

Orman yangınları sürecinde yetkililerimizin önlem almada gecikmesi, bazı hataları ve benzeri kusurları bulunabilir.

Bunlar eleştirilerek bir nevi hesabı da sorulabilir.

Yangın çıktıktan sonra orman alanlarına giriş çıkışların yasaklanmasında gecikmeler olduğunu bende net olarak ifade etmeliyim

Hatta meteorolojik verilerden yola çıkarak biraz daha öngörülü olunabilirdi. Hava sıcakları bir haftayı aşan süredir 40 derecelerin üzerinde seyrediyor. Zaman zaman 50 dereceye dayandı.

Ancak bu kadar geniş alanda, bu kadar fazla yangının olması normal mi?

Canhıraş şekilde çalışan, gecesini gündüzüne katan devlet yetkililerimize yapılan vicdansızlık değil mi?

Yangınların sebebini araştırmak, ortaya koymak ve birlik-beraberlik içinde olmak yerine yangına körükle gidildiğini görüyoruz.

Alenen olağanüstü şekilde provokasyon da yapılıyor.

Ünlü psikologlar, profesörler dahil birçok kendini bilmez insan, büyük haber kanallarına çıkarak; uçak mı daha etkili olurdu, helikopter mi diye sesli düşünüyor.

Yanan yerlere otel yapılacağını söylüyor.

Manavgat’ın kıyısından yüzlerce kilometre uzağında, dağların tepesinde yanan yerlere hangi oteli yapacaklar?

3200 nüfuslu Gündoğmuş’a kim otel yapacak?

Bu insafsızlık değil mi?

Ayrıca orman yangınları sadece ülkemizde değil.

Amerika Kaliforniya’da 3 haftadır söndürülemeyen orman yangınları devam ediyor.

İtalya’da Sicilya başta olmak üzere birçok orman alanı yanıyor.

Yunanistan’da da korkunç büyüklükte yangınlar var.

İsteyenler Dünya genelinde meydana gelen orman yangınları hakkında çıkan haberlere, paylaşımlara bakabilirler.

Yani küresel düzeyde yangınlar var.

Bu yangınlar ne anlama geliyor, bunların derin tartışmalarını yapıp, ülke olarak nasıl baş edileceğinin üzerinde durulması yerine bunun siyasi fırsata çevrilmeye çalışıldığını görmek çok üzücü.

Orman yangınlarını küresel şebekelerin kullandığı taşeronların çıkarmış olma ihtimali yüksek.

Bu bazı ülkeleri hizaya getirme mücadelesi olamaz mı?

Bu konuda yapılan analizler ve analistlere kulak verdik mi?

Hayır…

Bazılarının umurunda bile değil…

O bazılarının tek derdi siyasi çıkar.

Bu da beni ilgilendirmiyor.

Benim derdim güçlü Türkiye’nin ayakta kalması.

Bazıları galeyana gelmeye, provokasyona o kadar açık ki, ya da hevesli ki sosyal medyadan yayılan “Help Turkey”, “Global Call” tuzağının içerisine giriverdiler.

Bu paylaşımları kim başlattı, amacı ne diye düşünme gereği bile duymuyorlar.

Paylaşım yapanlar arasında bizzat tanıdıklarım bile var.

Eee şimdi ne oldu, kime hizmet ettiniz? Küresel şebekeye hizmet size yakıştı mı?

Derdimiz ormanlarımızın sönmesi olsun.

Bir de bu yangınlar muhtemelen devam edecek.

Orman yangınlarından başka bir aşamaya da geçebilirler.

Bu konuda çok ama çok dikkatli olalım. Uyanık olalım. Aklımızı kullanalım...