Sarıyer Yenigün Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Emre Güner, Sarıyer'i mercek altına almaya devam ediyor... Sarıyer'in Zekeriyaköy tesislerinde gerçekleştirdiği çalışmaları yakın takibe alan Emre Güner, "İdman Raporu" adı altında analizli tespitler yaparak, yönetim içerikli çok önemli uyarılarda bulundu...
EMRE GÜNER:
Yeni sezon hazırlıklarının ilk etabını Zekeriyaköy tesislerinde sürdüren beyaz martılar, dün akşam gerçekleştirilen antrenmanla çalışmalarına hız kazandırdı.
13 Ağustos'ta başlayacak Afyon Kampı öncesi takımı olabildiğince dinç tutmaya çalışan ve fizik kondisyon çalışmaları yerine, taktik ve oyun şablonu üzerine antrenmanlar gerçekleştiren teknik direktör Taşkın Güngör önderliğinde Sarıyer takımı idmanlara devam ediyor.
Teknik Direktör Taşkın Güngör'ün kendisini fazlasıyla hissettirdiği idmanın ana felsefesi 'oyun içerisinde alan savunması, bire bir adam markajı ve özellikle alan daraltması' şeklinde olduğunu gözlemledik.
Takımda genç oyuncu sayısının fazla olması ve tecrübeli oyuncular ile bir karma düzeni oluşturulması sebebiyle teknik direktör Taşkın Güngör antrenman programlarında kişisel sorumluluğunu fazlasıyla artırmış gözüküyor.
Daha önceki antrenmanlarda çok görmediğimiz kadar oyunu durdurup oyunculara tek tek ne yapmaları gerektiğini anlatan Taşkın Güngör, yardımcı antrenörleri ile idmanda fazlasıyla uyumlu ve kombine oldukları görüldü.
Özellikle savunma ağırlıklı olarak sürdürülen antrenmanda oyuncuların müsabaka esnasında rakibe boş alan bırakmamaları ve oyunu daraltarak koridorun tamamen kapatılmasına yönelik taktiksel çalışmalar gerçekleştirildi.
Teknik Direktör Taşkın Güngör'ün Sarıyer'de oturtmak istediği sistemin ana terimi 'önce gol yememeyi öğreneceğiz' şeklinde olduğunu söyleyebiliriz.
Bu antrenmanda aldığım bir diğer sinyal ise Sarıyer hücuma kalktığı esnada oyun alanındaki diziliş 4-4-2 olacak fakat top rakibe geçtiği andan itibaren tüm oyuncular 4-5-1 sistemi ile saha içi koordinasyonunu sağlayacaklar.
Taşkın Güngör elindeki kadro kalitesinin ne kadar sınırlı olduğunun farkında. Bu sebeple idmanlarda elindeki tüm oyunculara özel olarak bir kez daha futbolu baştan öğretiyor dersek yanılmış olmayız.
Bu sebeple teknik ekibin lig müsabakaları için yaptığı hazırlıklarında görüyoruz ki, üstünde durulan oyun şablonu kaleci dahil sahadaki 11 oyuncunun labirent taşlar misali saha içi boşlukları kapatan ve birbirini tamamlayan oyuncu profilini kendi yöntemleri ile sağlamak olacak.
Top rakipteyken Sarıyer'i 4-5-1 dizilişi ile değil, 4-6 ve 5-5 şeklinde izleyeceğimizi gözümde canlandırıyorum.
Bu sebeple henüz yol yakınken beyaz martıların kontra atak futboluna uygun sprinter ve aynı zamanda dribling özellikleri üst seviyede futbolculara sahip olması gerekmektedir.
Bu sezonun tek kurtuluşu sağ kanat, sol kanat ve santraforun bu kriterlere uygun 3'lü kombinasyonu ile sağlanabilir.
Lakin geri kalan tüm unsurları Taşkın Güngör kendi kapasitesi dahilinde yaptığı takım olma yolundaki çalışmaları ile gerçekleştirebilir...
Burada üstünde durulan en önemli olay takım savunma yaparken saha içi diziliş boyunun 40 metreye kadar çekilebilir duruma erişebilmesidir. İşte o zaman Sarıyer'in hücum üçlüsü sezona damga vuracak işlere imza atabilir.
Ancak kadrodaki oyuncular ile bunun mümkün olabileceğine katiyen inanmıyorum.
Henüz vakit varken acilen sprinter ve dripling özelliği yüksek kapasitede sağ açık, sol açık ve santrafor transfer edilmelidir.
Şuan takımda mevcut bu bölgenin adamları ile büyük hayal kırıklığı yaşayacağımız acı bir gerçek.
Sarıyer Spor Kulübü yöneticileri veya transfer komitesi üyeleri adınız her neyse? Size olağanüstü ciddi bir uyarıda bulunuyorum!
Ligin kâbus gibi geçmesini istemiyorsanız, kendi iyiğiniz ve selametiniz için ivedilikle bu adımları atmalısınız!
Zaman tükenmek üzere!!!