Sarıyer Yenigün, Sarıyer'in Gerçek Tarafsız Gazetesi - ALİ BÜYÜKASAR'DAN </br>BEŞİKTAŞ YÖNETİMİNE </br>SERT ELEŞTİRİLER!!!
Karakter boyutu :13 Punto15 Punto17 Punto19 Punto

ALİ BÜYÜKASAR'DAN
BEŞİKTAŞ YÖNETİMİNE
SERT ELEŞTİRİLER!!!

ALİ  BÜYÜKASAR'DAN </br>BEŞİKTAŞ YÖNETİMİNE </br>SERT ELEŞTİRİLER!!!
Ali Büyükasar, Sarıyer Yenigün Gazetesi'ne birbirinden önemli açıklamalarda bulundu.
07.11.2020 / 17:17


13 senedir BJK Kongre üyesi olan, 2013-2017 yılları arasında Genç Beşiktaşlılar Grubu’nun başkanlığını yapan ve son olarak Sarıyer Spor Kulübü’nde (2016-2020) dört yıllık başarılı yöneticilik kariyeriyle, genç jenerasyonun dikkat çeken spor yöneticilerinden olan Ali Büyükasar, Sarıyer Yenigün Gazetesi'ne birbirinden önemli açıklamalarda bulundu. Genç yönetici, tüm samimiyetiyle Beşiktaş'ın merak edilen konularını kamuoyu ile paylaştı. Biz sorduk, Büyükasar içtenlikle cevapladı...



Profesyonel spor yönetici kariyerinize genç yaşta Sarıyer Spor Kulübü’nde başladınız. Aradan 4 sene geçti ve büyük tecrübeler elde ettiniz. Kısaca bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?

Sarıyer Spor Kulübü Türkiye’nin köklü ve büyük camialarından biridir. Mazisiyle İstanbul’un 4. büyük futbol takımıdır. Türk spor tarihinde Balkan Kupası’nı kazanmış üç takımdan biridir. Milli takım seviyesinde nice oyuncular yetiştirmiş, marka değeri yüksek değerli bir camiadır. Bende toplamda dört dönem olmak üzere, 4 sene bu güzide kulüpte “Genel Kaptan, Basın sözcüsü ve Türkiye Futbol Federasyonu Temsilcisi” görevlerini yerine getirdim. Bu görevelere ek olarak 2. ve 3.lig Kulüpler Birliği'nin kurulma aşamasında kulübü temsilen yürütülen çalışmalarda yer aldım. Geçtiğimiz aylarda yapılan genel kurulda yönetimden affımı isteyerek görevlerimi sonlandırmış oldum. Sarıyer’de doğup büyüyen biri olarak Sarıyer Spor Kulübü tarihinde en genç yöneticilik yapmış isimlerden biri olmak ve bu camiaya hizmet etmek şahsım için büyük bir onurdur. Artık yeni hedefler için mücadele edeceğim. Her geçen sene yeni şeyler öğreniyorum. Spor yöneticiliği ile ilgili ilk günkü heyecanımı koruyorum diyebilirim.

Beşiktaş’a dönecek olursak kulübün ağır borç yükü altında olduğunu görüyoruz. Eski başkan ve yönetimine büyük eleştiri yapıldı. Seçim yapılarak yeni bir başkan ile beyaz sayfa açıldı. Ancak benzer eleştiriler halen yapılmakta, fikirlerinizi alabilir miyiz? 




Şu anda üstesinden gelinmesi gereken en önemli sorun Beşiktaş’ın çarpık mali tablosudur. Beşiktaş’ın doğru ve gerçekçi hedefler doğrultusunda yönetildiğini söylemek, ne yazık ki mümkün değildir. Beşiktaş’ın toplam borcu son açıklamalara göre yaklaşık 3.5 milyar Türk Lirası seviyelerine ulaştı. Hatta bu rakamında üstünde olduğunu iddia edenler çoğunlukta. Kulübün gelirleriyle giderleri arasında büyük bir fark var. Kulüp borç içinde ve borç günden güne büyümekte olduğunu görüyoruz. Bu bilanço ile yola devam etme imkanı kesinlikle yoktur.

Yeni başkan sn. Ahmet Nur Çebi ve yönetim kurulu konusuna gelirsek; kendileri “güçlü başkan güçlü yönetim” sloganıyla yola çıktılar. Bu söylemler camiada büyük bir beklenti yarattı. Taraftar ve üyeler güç deyince önce ekonomik güç sonrasında ise sportif başarı bekler. Ancak üzülerek görüyoruz ki yeni yönetim Beşiktaş’ı ekonomik olarak rahatlatmadı ve bu yükü taşıması da zor gözüküyor. Beşiktaşlıların beklediği ise alanlarında öncü, sportif bilgi birikimi yüksek olan ve ekonomik güçleri çok üst seviyede olan yönetim kurullarının oluşturulmasıdır. Seçileli bir seneyi geçti ancak kulüpte maaşların düzenli ödenmediğini, oyuncuların alacakları ile olan sorunların devam ettiğini ve amatör branşların kapanma noktasına geldiğini üzülerek takip ediyoruz. Böyle giderse yeni yönetimde görev süresini tamamlamakta güçlük çekebilir.



Eski Başkan Fikret Orman dönemi hakkında bitmek bilmeyen suçlamalar ve tartışmalar var. Bu konuda yorumunuz nedir?

Asıl mesele bir türlü Beşiktaş’ın geçmişi ile yüzleşememesidir. Sayın Çebi ve ekibi sürekli geçmiş yönetimlerden şikayet etmekte ve çeşitli iddialar ortaya atmaktadır; şayet var ise bir önceki yönetimin hizmet ettiği dönemdeki usulsüzlükleri ortaya çıkarmalı ve kanun önünde gereği yapılmalıdır. Son yıllardaki yolsuzluk dedikoduları ve suçlamalar camiamıza hiç yakışmıyor. Sayın Başkan Ahmet Nur Çebi söz konusu yönetimlerde 6.5 sene İkinci Başkanlık yaptı. İcra Kurulu Başkanıydı. Böyle hatalar yapıldığında nasıl görmemiş? Kimse bunu göz ardı etmesin.

Beşiktaş’ın ekonomik olarak rahatlaması için sizce neler yapılmalıdır?

Beşiktaş’ın mali açından en temel sorunu kuru stabilize edememe sorunudur. Türkiye’de döviz kuru artık ne yazık ki öngörülebilir olmaktan çıkmıştır. Kurdaki bu hareketlilik aynı zamanda sponsor firmalar için de büyük bir risk oluşturmaktadır. Döviz kurunun öngörülebilir olmaktan çıkması ve yaşanılan hareketlilik Beşiktaş için acilen önlem alınması gereken ciddi bir sorun teşkil etmektedir. Sözleşmeler bu esaslar göz önünde bulundurularak yapılmalıdır.

BJK Futbol Yatırımları AŞ’nin, kısmen gelirleri artarken, diğer taraftan da daha büyük oranda giderleri ve borç stokları artmaktadır. Adeta her gün bir önceki günü aratmaktadır. Çözüm konusunda adım atılmamıştır. Gelir ve sürdürülebilir bir borçlanma dengesinin oluşturulmasına, tasarruf sağlayıcı önlemlerin uygulanmasına yönelik bir çalışmaya ve gelecek için planlama yapılmasının zaruri olduğu kanaatindeyim. Kulübün personel sayısı acilen yarı yarıya azaltılmalıdır.

Geçmişte olduğu gibi astronomik maaşlara profesyoneller alınmamalıdır. Personel için pozisyonu ne olursa olsun tavan maaş ücretleri belirlenmeli (örnek: 5.000 TL) ve bu ücretin üzerine çıkılmamalıdır. Paradan ziyade gönüllülük esası ön plana çıkartılmalıdır. Özellikle futbol takımındaki giderler yarı yarıya kısılmalıdır. Kabul etmeyen oyuncular ile devre arasında yollar ayrılmalıdır. Gelir getirici sponsorluklara önem verilmelidir. Başka basketbol olmak üzere amatör branşlara kısmı-özerklik getirilerek alt yönetim kadroları oluşturularak senelik maliyetten tasarrufa gidilebilir.



Beşiktaş son 10 senedir başarı yerine skandallar ile anılır oldu… Yorumunuz nedir?

Beşiktaş camiasının son yıllarda maruz bırakıldığı Fulya davası, otopark ihalesi skandalı, Vodafone Park’ın maliyetinin belirsizliği, 2004-2012 yılları arasını kapsayan geçmiş döneme ait bağımsız denetim raporlarının açıklanamaması, eski başkan ve yöneticiler ile ilgili mali konular hakkında çıkan olumsuz haberlere net bir cevap verilememesi, Kartal Yuvası ile ilgili dolandırıcılık davası, BJK Divan Başkanlık Kurulu seçimlerinin usulsüzlükten iptal edilmesi gibi birçok dikkat çekici problemler neticesinde gelecek açısından umudumuz kalmamıştır. Beşiktaşlı olmayan ancak geçmişte yapılmış sahte üyeler ve aidatları birileri (!) tarafından toplu olarak yatırılan 5268 kişinin durumu da hayretle takip ettiğimiz konular arasındadır. En kötüsü de Beşiktaş yönetimlerinin bu konularda hiç bir adım atmamasıdır.

Son yıllarda sıkça tartışılan “Tüzük” konularında fikirlerinizi bizimle paylaşır mısınız?

Tüzük bir camianın anayasası olup, kişi ve grupların çıkarları doğrultusunda değil, sadece Beşiktaş menfaatleri doğrultusunda hazırlanması gereken bir olgudur. Kangren haline gelen bu konu için sıfırdan yeni bir Tüzük Komisyonu kurulması gerekmektedir. Bu komisyonda kulübümüze hizmet etmiş akil büyüklerimiz, hukukçular, genç jenarasyonun temsilcileri ve yönetim kurulundan temsiciler bulunmalıdır. Şeffaf olmazlarsa yapılacak yeni tüzükte birçok tartışmayı beraberinde getirecektir. Ortak, bağımsız ve tarafsız akıl ile çok kısa sürede eksikliklerin giderileceğine inanıyorum.



Son yıllarda sıkça tartışılan “Üyelik sorunu” konularında görüşlerinizi açıklar mısınız?

Camiamızın en önemli problemlerden biri Beşiktaş kongre üyelikleri konusunda yaşanmaktadır. Kulübümüzün kimsenin adamı olmayan bağımsız Beşiktaşlılara ihtiyacı vardır. Halkın takımı olan Beşiktaş’ımızı halka açıp üyelikleri arttırma hususunda BJK Yönetimi’nin daha duyarlı olmalarını beklemekteyiz. Yine aynı şekilde kimseye bilgi verilmeden; kongre esnasında adeta bir olup bittiyle bir anda yüzde üçyüzden fazla bir oranda yükseltilen kongre üyelik ücretini eskiden olduğu gibi 1200 TL seviyesine indirmelerini talep ediyoruz. Bu mali kongrede kongre giriş aidatının eski rakamına düşürülüp, bunun da bankayla anlaşılıp yeni kongre üyelerinden 10 taksitle alınmasıyla, kongre farelerinin dönemi tamamen bitecektir. Hani gururla söylüyoruz ya; 'Beşiktaş halkın takımıdır' diye...O zaman Beşiktaş'ı çok seven, biriktirdikleri paralarla forma alan, maça giden insanlar üye olsunlar. Ayrıca bu yeni sistemde, kongre yıllık aidatları bir tık daha yukarı çekilip ek gelir elde edilir ve Beşiktaş demokratik bir şekilde yönetilmiş olur.

Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi her fırsatta geçmişi suçlayarak şikayet ediyor. Bu konu hakkında görüşlerinizi alabilir miyiz ?

Ahmet beyi çok yakından tanıyan biri değilim, bugüne kadar kendisiyle bir kaç ortamda yanyana geldim. Bu bağlamda kendisini sadece icraatlarından ve sözlerinden değerlendirebilirim. İyi bir Beşiktaşlı; bundan kimsenin şüphesi yoktur. Fakat liderlik tek başına sürdürülebilen bir şey değildir. Liderin yapması gereken ilk şey iyi bir yönetim oluşturmaktır. Maalesef Beşiktaş son senelerde maddi ve manevi olarak fedakarlık yapmayan sıradan kişilerin rahatlıkla yönetici olabildiği bir kurum haline getirildi. Bunun yanında Beşiktaş’a dışarıdan baktığımızda işlerin keyfi yönetildiğini görüyoruz. Sayın Başkan ve ekibinin görev süresince tüm branşlarda sportif başarının günden güne yok olmasına şahit oluyoruz. Kendisine inanmayan bir ekip başarılı olamaz. Ben özetle Beşiktaş’ın iyi yönetilmediğini düşünüyorum. Beşiktaş'ın sorunları tüm kamuoyunun malumudur. Kırmızı çizgiler çoktan aşılmıştır. Eleştiri yapmış olduğumuz için tepki gösterenlere şunu ifade etmek istiyorum benim Beşiktaşlılıktan anladığım sadece gördüğüm doğruları ifade etmektir.

Beşiktaş’ın mevcut puan durumu ve Sergen Yalçın hakkında ne yorumda bulunmak istersiniz?

Takım hakkında çok fazla söylenecek bir konu olduğunu düşünmüyorum. Son senelerde istikrarlı olarak en iyi oyuncularımızı kaybettik. Yerlerine çok daha zayıf oyuncuları transfer ediyoruz. Çok eksiğimiz var ve üzülerek ifade ediyorum ki, şampiyonluk şansımız oldukça zayıf. Başkan ve yönetimin sürekli şikayet ettiği ve ekonomik söylemlerin moral bozucu olduğu bir ortamda oyuncular ne yapabilir? Sergen hoca meselesine gelirsek; kendisi kulübümüz için çok önemli değerdir. Sene sonu sportif başarıya bakılmaksızın istikrarın devamı açısından kesinlikle Beşiktaş'ta kalmalı ve en az iki sezon sabredilmelidir. Yabancı takımlar senelerce hocalarında ısrar ediyor ve bu ısrar neticesinde başarıya ulaşıyorlar. Türk futbolunda da istikrar olması gerektiği kanaatindeyim. Bu konuda bir parantezde Beşiktaş Yönetim Kuruluna açmak isterim. Futbol ile ilgisi olmayan ancak başkan ve yöneticilerin etrafını saran bir takım şahıslar futbol takımından derhal uzaklaştırılmalıdır. İş ehline teslim edilmeli. Beşiktaş futbol yönetiminde kurumsallaşmalıdır.



Kongre süreci geçen sene bitti ancak bir çok insan olası bir erken kongreden bahsediyor. Bu konu hakkında yorumlarınızı merak ediyoruz?

Gönlümüzden geçen yönetimin ve başkanın görev süresini başarılı bir biçimde tamamlamasıdır. Ancak gerçekler bunun aksini gösteriyor. Ne yazık ki gelinen noktada hem mali hem de idari anlamda ciddi sorunların olduğu, Sayın Başkan ve yönetim kurulunun da bu sorunların çözümünde yeterli olamadığını üzülerek görmekteyiz. Sn. Çebi, eski yönetimin adamlarıyla artık vedalaşmalı. Kendi ekibini kurmalı ve artık yoluna yeni yüzler ile devam etmeli. Kurumsallaşmaya önem verilmeli. Transferde çok başlılık kendini bariz belli etti. Transfer döneminde sızan haberler hiç hoş değildi. Hele hele transferin son gününde başkanın sızan videosu ayıp niteliğindeydi. Sn. Çebi ilk fırsatta neşteri vurmalı ve yönetimindeki verimsiz antipatik bazı şahısları temizlemeli.

Ben buradan sizlerin aracılığı ile mevcut yönetime ve muhalefet liderlerine veya kendini öyle lanse eden kişilere şunu belirtmek istiyorum: Beşiktaş herkesten büyük 117 senelik bir çınardır ve kimseye de muhtaç değildir. Beşiktaş'a başkan ve yönetici her zaman bulunur. Kimse kendisini büyük görmesin. Bu görevler binlerce kişinin hayalidir. Beşiktaş’ın yeni yüzlere ve gençlere ihtiyacı vardır.

BJK Genel Kurul Üyelerine mesajınız nedir?

Marka değerine baktığımız zaman Beşiktaş 117 yıllık bir marka. Onun için bu markanın bir ağırlığı var. Biz Beşiktaşlılar olarak markamızın değerinin daha iyi kullanılması gerektiğini düşünüyoruz. Marka değerimizin nakdi değere dönüştürürken kayıpların engellenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Dimdik, tek başına ayakta duran bu camiaya, 117 yaşını aşmış koca çınara desteğin şart olduğu bir dönemdeyiz. Sn. Süleyman Seba’nın bizlere mirası olan Beşiktaşlılık duruşundan asla taviz vermeden, Beşiktaş değerlerini koruyup yine bu değerleri gelecek nesillere aktarmak, Beşiktaş’ın menfaatlerini her platformda savunmak ve Beşiktaş’ın geleceğini tehdit eden mali sorunların aşılması için projeler üretmek bizim en büyük sorumluluklarımız arasındadır. Rahmetli Onursal Başkanımız Sn. Süleyman Seba’nın “İyi insan olmadan, iyi Beşiktaşlı olunmaz” sözü her daim rehberimiz olmuştur.

Beşiktaş'ın ekonomisinden önce gelen en büyük problemi kongre üyelerinin büyük bölümünün yozlaşma içinde olmasıdır. Beşiktaş'ın çarpık düzenini çok iyi bilmelerine rağmen ufak da olsa menfaatleri olan kişilerin kulüp kötü hale gelene kadar hiç sesleri çıkmadı. Kulübe üye yapılan diğer kulüplerin sempatizanlarının da Beşiktaş kongrelerinde etkinlik sağladıkları da bir gerçek. Kongre üyelerinin Beşiktaş'ın gerçek sahipleri olarak; kulübün gidişatı hususunda sorumlu olduklarını unutmamalarını vicdanlarının sesini dinlemelerini rica ediyorum. Rahmetli Fuat Balkan’ın, Şeref Bey’in, Baba Hakkı’nın, Gazi Akınal’ın, Mehmet Üstünkaya’nın, Onursal Başkanımız Süleyman Seba’nın çizgisinden bu günlere nasıl gelindiğinin yorumunu Beşiktaşlılar’ın vicdanına bırakıyorum.

Spor yöneticiliği ile ilgili hedeflerinizi alabilir miyiz? Son olarak neler söylemek istersiniz?

Yakın gelecek hedefi olarak Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu'nda yer alarak Türk futbolunun ve özellikle alt liglerdeki takımlarımızın kronikleşen sorunlarının çözülmesine katkıda bulunmak isterim. Alt ligler yıllardır üvey evlat muamelesi görmekte ve birilerinin bu duruma son vermesi gerekmektedir. Beşiktaş ile ilgili olaraksa; Allah bir gün nasip ederse futboldan sorumlu yönetim kurulu üyesi olmak tabi ki isterim.

Bugün burada sizlerle Beşiktaş adına umut vadeden gelişmeleri konuşmak isterdim. Ancak Beşiktaş’ın mevcut durumu kötüye giderken hiçbir şey yokmuş gibi konuşmam mümkün değildi. Son olarak virüs süresince vefat eden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, tedavi görenlere de şifa temenni ediyorum. Bu süreci atlatacağız. Tedbirli ve sabırlı olalım diyorum. Sağlıkla kalmanız temennisiyle herkese selamlarımı iletiyorum.

ALİ BÜYÜKASAR

Beşiktaş JK Kongre Üyesi ve Genç Beşiktaşlılar Grubu eski Başkanı

Sarıyer S.K eski Genel Kaptanı



Etiketler: