Sarıyer'in kanaat önderi Ali Rıza Zaman, gündeme dair sıcak ve etkileyici açıklamalar yaptı. Gerek iş insanlığı gerekse siyaset hayatındaki dürüstlüğü ile taraflı tarafsız her kesimden büyük saygı gören Ali Rıza Zaman, Türkiye'nin en büyük keşfi olan 'Doğalgaz Rezervi' ile ilgili görüşlerini Sarıyer Yenigün Gazetesi'ne aktardı.
ALİ RIZA ZAMAN:
Sömürgeciler her daim isterler ki tüm servetleri onlar ele geçirsin ve yönettikleri dünyaya ne kadar gerekli ise o kadar versinler.
Sömürge zihniyetliler olarak devleşen devletler, ayaklarının altında ezilen yığınlardan beslenmeyi marifet olarak görmüşler ve kan, zulüm ile büyüttükleri iktidarlarını sonsuza dek yaşatmaya çalışmışlardır.
Her yüzyıla yeni bir senaryo ile giren bu küresel mazlum düşmanları bazen demokrasi, bazen de huzur ve sözüm ona barış? Götürdükleri yerlerin üstünü, altını kemirmek için dişlerini keskinleştirirler.
Günümüzün enonomi dalında en değerli varlığı olan enerji kaynakları, bu tablonun en öne çıkan hedef göstergesidir.
Enerjinin, dolayısıyla yakıtın ve doğalgazın ve elektriğin olmadığı bir ülke düşünemeyiz.
Bu kaynakları bir şekilde ele geçiren güçler, kimsenin de bu kaynaklarla yakınlaşmasına müsaade etmek istemiyorlar.
Hatırlayın lütfen; duyduğumuz geçmiş araştırma girişimlerimizin nasıl sabote edildiğini, bilim insanlarımızın nasıl kazalara kurban gittiğini ve hep geri bırakılmış bir Türkiye silsilesinin bize yansıttıklarını?
Son yıllarda ciddi ivme yakalayan fakat ilk iktidar hedefinden bu yana hayata geçmeyi bekleyen plânları ile bir gönül yürüyüşü ile gelmiş ve nihayet mükemmel bir hal almış Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi var.
Milli ve Yerli çalışmalar üzerine yaptığı olağanüstü hizmetler ile ülkemizin önünü en az 100 yıllık bir gelecekle şahlandıran Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dsn Allah razı olsun. Cumhurbaşkanımız Türkiye için beyaz bir sayfa açıyor ve geleceğe ışık saçıyor. Kendilerine teşekkürü borç biliyoruz.
Ayrıca;
Savunma sanayisindeki müthiş yükselişimiz ile havada, karada, denizde anıtlaşan milli üretimlerimiz, yerli otomobil hamlesi ile düşman çatlatan girişimlerimiz, güneş panelleri üretim hamlesi ile iç ısıtan sanayi yürüyüşümüz ile dünyanın süper gücü olma yolunda sağlam adımlar atmaktayız.
Karadeniz’de bulunan milyarlarca metreküplük doğalgaz rezervi ise bizim Türkiye olarak durdurulamayacak seviyeye ulaştığımızın en önemli kanıtı olsa gerek.
Artık 2023 yürüyüşünün enerji ayağı da tamam demektir.
Üreten, ürettiren, gelişen, geliştiren, yaralar açanlara karşı yaralar saran Türkiye, enerjisini kendi üreterek tam bağımsızlık yolunda yüz yıllık bir esaret zincirinin en kalın halkalarından birini daha kırdı hamdolsun.
Ayasofya'nın yeniden ibadete açılması ile mirasyedi değil, ahde vefalı bir evlat olduğunu gösteren aziz devletimiz, bu son müjdesi ile de aldığı bayrağı yere düşürmeden, yükseklere taşıyan bir emanetçi olduğunu dosta düşmana göstermiştir.
Evet Karadeniz, vefalı ve yürekli Türk geldi işte!
Kendi yiğit evlatları ve kendi ekipmanları ile senin bağrında, aradıklarını buldular.
Bilinmelidir ki, Türkiye kazanırsa tüm mazlumlar kazanır.
Türk güçlü olursa, üstü örtülü tüm değerler ayağa kalkar ve Türkiye şahlanırsa, zulüm devletleri eriyerek yok olur.
Biz Türk Milleti olarak çok bekledik bu muhteşem müjdeyi.
Yüzyılı aşkındır sırtında bir kamburla, asırlarca nasırlaşmış, olgunlaşmış bir bilinçle ve büyük bir özlemle bekledik.
150 yıllık demokrasi mücadelesi veren(!) ve halk iktidarlarını dış mihrak kriptolarına kurban etmeye alışmış ama 15 Temmuz’u görünce eski Türkiye olmadığımızı fark edenler bugün aynı şoku yaşamaktadır.
Cumhurbaşkanımız dik ve onurlu duruşu ile bir milletin tarihiyle geleceğe emin adımlarla koşabileceğini, maziden atiye bir köprü ile mazlumların yolunun açılabileceğini göstermiştir elhamdülillah.