Ayasofya açılsın bu ayıp bitsin!

Danıştay, 86 yıldan bu yana cemaatine hasret kalan Fatih Sultan Mehmed’in emaneti Ayasofya’nın cami olarak ibadete açılması için açılan davada, kararını bugün verecek. Konuyla ilgili konuşan STK temsilcileri, tarihçiler ve hukukçular, “Tutanaklarda ‘Türk milleti adına’ hüküm verdiklerini beyan eden yargı mensupları, Ayasofya’yı ibadete açarak, milletin hislerine tercüman olmalıdır. Bu tarihi ayıp artık bitsin” dediler.



Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Karar milletimindir” diyerek işaret ettiği, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “Çan sesi değil, ezan sesi yükselecek” ifadeleriyle destek verdiği Ayasofya için son dönemece girildi. Hilal’in haça karşı üstünlüğünün ezeli ve ebedi sembolü olan Ayasofya’nın yeniden ibadet açılması için Danıştay, bugün nihai kararı vermek üzere toplanıyor. Bir asra yakındır secdelere hasret olan Ayasofya’nın kubbelerinde ‘tekbir’ seslerinin yankılanması Danıştay’daki oylamaya bağlı. Sivil toplum kuruluşları, tarihçiler ve hukukçular ise tutanaklarda ‘Türk milleti adına’ hüküm verdiklerini beyan eden yargı mensuplarının, Ayasofya’yı ibadete açarak, milletin hislerine tercüman olması gerektiğini söyledi.

Sofuoğlu: Hem saygısızlık hem hukuksuzluktur

Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu, Ayasofya’nın Müslümanların hakkı olduğunu belirterek, “İstanbul’un Fatih’i Ayasofya’yı Türk milletine armağan ederken, Sultan Fatih’in vakfının tutsak edilmesi hem saygısızlık hem hukuksuzluktur. Dünya tarihi boyunca, vakıf mallarına dokunulmazken, Osmanlı’nın en kudretli padişahlarından birinin vakfının amacına uygun kullanılmaması gelecek nesillere anlatılması güç bir hadisedir. Danıştay’ın Ayasofya’nın cami olarak yeniden açılmasına karar vererek, yıllardır süren hukuksuzluğa son vermesi gerekiyor. Bu karar vicdanları rahatlatacaktır” şeklinde konuştu.

Akbaş: Ayasofya, Türk milletinin hakkıdır

İnsan Hakları Savunucuları Derneği (İHSD) Genel Başkanı Ali Akbaş, “1945’te müzeye dönüştürülen Kariye Cami’nin 2009 yılında yeniden ibadete açılmasının önünü açan Danıştay, benzer kararı, Ayasofya için vermesi gerekiyor. Dünyanın dört bir yanına adalet ve nizam götüren bir medeniyetin emaneti olan Ayasofya, Türk milletinin hakkıdır. Batı’ya bağımlılığımızdan dolayı Ayasofya’nın açılması maalesef yıllarca ertelendi. Bizler bu yola baş koyduk. Eğer açılmama gibi durumu ortaya çıkarsa Ayasofya’nın açılmasında Allah bizlere yardımcı olacaktır. Allah, Müslümanların yardımcısıdır. Bizim gözümüzde Ayasofya her zaman cami olarak kalacaktır” ifadelerini kullandı.

Atlı: Kolaylıkla camiye çevrilebilir

Hukukçular Derneği Genel Başkanı Av. Cavit Tatlı, Ayasofya duruşmasına ilişkin, “Danıştay’ın Ayasofya’nın yeniden cami olarak açılması kararını vermesi gerekiyor. Eğer vermezse ‘mahkeme kararı var’ diyerek idarenin kapalı tutma gibi durumu olamaz. İdarede paralellik yetkisi vardır. Bir işlem nasıl iptal edildiyse aynı şekilde yeniden canlanabilir. Bakanlar Kurulu kararıyla müzeye dönüştürülen Ayasofya, yine bir bakanlar kurulu kararıyla kolaylıkla camiye çevrilebilir” açıklamasında bulundu.

“Olumsuz bir karar çıkmaz”

Ayasofya’nın ibadete açılması için çok büyük mücadeleler verildiğini söyleyen Diyanet Bir-Sen Genel Başkanı Hasan Türüt, “Ayasofya İslam alemi için önemli bir mabettir. Yarın Danıştay tarafından yapılacak görüşmelerden olumsuz bir karar çıkmasını beklemiyoruz. Danıştay, geçmişte yapılan hatayı telafi etmelidir. Milletimizin isteğine kulak tıkayacaklarını düşünmüyorum. Ayasofya’nın ibadete açılması sadece bizim değil tüm Müslüman aleminin beklentisidir. Bizim için Mekke, Medine ve Kudüs ne ise Ayasofya da odur. Bu saydıklarım İslam aleminin en önemli simgeleridir. Ayasofya ibadete açılacak ve özgürlüğüne kavuşturulacaktır. Mekke ve Medine’nin siyonizmin uşaklarından kurtulmasının yolu, Kudüs’ün İsrail’li siyonistlerden kurtulmasının yolu önce Ayasofya’yı ibadete açmaktan geçer. Biz önce elimizde olanı kurtaralım, zincirlerimizi kıralım ondan sonra diğer kutsallarımızı da kurtaracağız inşallah. Bu açıdan Ayasofya ibadete açılmalıdır. Bugün, yargı organları verikleri kararı açıklarken ‘Türk milleti adına’ diye belirtirler. O yüzden Ayasofya için verilecek olan karar Türk milletini üzmeyecektir. Bu mutluluğumuzun yarım kalacağını düşünmüyorum” değerlendirmesinde bulundu.

“Müslüman aleminin hassasiyetleri dikkate alınmalı”

Danıştay’ın milletimizin ve Müslüman aleminin hassasiyetleri dikkate alacağını belirten Diyanet Birlik-Sen Genel Başkanı Kenan Ak da, “Her zaman söylediğimiz gibi Ayasofya’nın ibadete açılması için bir engel yok. Konu yargıya taşındı ise yargı organları da milletin menfaatlerini gözeten kararlar verirler. Bizim menfaatimiz Ayasofya’nın ibadete açılmasıdır. Ayrıca, Ayasofya’nın ibadete açılması ile ilgili devletimizin son zamanlarda gösterdiği irade bütün Müslümanları mutlu etmiştir. Bu irade sayesinde inşallah Ayasofya zincirlerinden kurtulacak ve eski günlerine geri dönecektir. Atılan adımları ve daha önce yaşananları dikkate aldığımız zaman Danıştay’dan olumsuz bir karar çıkacağını düşünmüyorum. Zaten atılan adımlar ve verilen beyanatlar doğrultusunda Ayasofya’nın Türkiye Cumhuriyeti iradesinde olduğunu görüyoruz. Bu yaşanan süreç bize artık devlet olarak, millet olarak prangalara mahkum bir ülke olmadığımızı kendi kararlarımızı alabileceğimizi gösteriyor. Verilecek olan kararın olumlu olması da bu süreci taçlandıracaktır. Danıştay inşallah Müslüman aleminin hassasiyetlerini dikkate alarak kutlu bir haber verecektir” dedi.