Sarıyer Yenigün, Sarıyer'in Gerçek Tarafsız Gazetesi - EMEKLER ZİYAN OLMASIN
Karakter boyutu :13 Punto15 Punto17 Punto19 Punto

EMEKLER ZİYAN OLMASIN

EMEKLER ZİYAN OLMASIN
Sarıyer'in başarılı yöneticisi Sarıyer Spor Kulübü Genel Kaptanı Ali Büyükasar, Lig Radyo'nun 'Ajans Futbol' programında Yetkin Etkin'in konuğu oldu.
17.04.2020 / 14:08


Sarıyer'in başarılı yöneticisi Sarıyer Spor Kulübü Genel Kaptanı Ali Büyükasar, Lig Radyo'nun 'Ajans Futbol' programında Yetkin Etkin'in konuğu oldu.

Gündeme dair konuların ele alındığı programda Ali Büyükasar birçok konuda önemli bilgiler sundu.



ALİ BÜYÜKASAR:

Öncelikle bu salgın hastalık tüm dünyayı olduğu gibi ülkemizi de sardı. Ben vefat eden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, tedavi görenlere de şifa temenni ediyorum.

Bizim için sağlık herşeyden önce gelir.

Olaya geniş olarak bakarsak tüm spor dünyasının virüs sonrası felç geçirdiğini görüyoruz.

Örneğin FİFA ve UEFA tüm organizasyonları erteledi.

Belarus hariç tüm dünya federasyonları müsabakaları ileri tarihlere erteledi.

Buradan nereye varmak istiyorum?

Buradan varacağım yer öncelikle sabırlı olmalıyız.

Hepimizin aileleri var. Hepimizin çoluğu çocuğu var. Duyarlı ve bilinçli olmalıyız.

Devletimizin ve yetkili mercihlerin, başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere yapılan tüm uyarılara uymamız lazım.

Sarıyer Spor Kulübü olarak bu süreçte biz ne yaptık?

Kısaca bundan da bahsedeyim...

Öncelikle takımımıza izin verdik. Fakat izin vermemiz demek onları kontrol etmiyoruz anlamına gelmez.

Ekrem Al hocamızın çıkarmış olduğu bireysel antreman programları ile bütün oyuncularımızı zinde ve hazır tutmaya gayret ediyoruz.

Günlük performansları geriye düşmesin diye futbolcularımız da evlerinde gerekli özveriyi gösteriyorlar.

Bunun dışında haftalık olarak telekonferans yöntemiyle gerek takım kaptanımız olsun gerek teker teker oyuncularımız ile olsun, kendilerinin istek ve taleplerini alarak bu zorlu süreçte onlara hangi koşullarda yardım edebiliriz, bunun için sistemli programımıza devam ediyoruz.

Kulübümüzün mevcut durumuna gelirsek...

Normal koşullarda Sarıyer Spor Kulübü'nün hak ettiği ve olması gerektiği yer süper lig'dir...

80'li ve 90'lı yıllarda çok uzun seneler süper ligde mücadele ettik.

Türkiye'de gittiğimiz her yerde bu süper lig hafızası hep karşımıza çıkıyor.

Türk futbol tarihinde Balkan Kupası'nı kazanmış 3 takımdan biriyiz.

Zamanında ülkemizi milli arenada da temsil ettik.

Çok büyük yıldızları Türk futboluna sunduk. A Milli Takıma verdiğimiz sayısız yıldız futbolcularımız mevcut. Dolayısıyla biz hangi koltuklarda oturduğumuzu ve hangi camiayı temsil ettiğimizi çok iyi bilen insanlarız.

Fakat uzun yıllardır Sarıyer ikinci ligde devam ediyor.

23 yıldır süper lige hasret bir ilçemiz var.



Geçen sene 1. Ligin kapısından döndük. Çok büyük bir heyecana sahne olan bir sezon yaşamıştık. Ligi sürklase ettiğimiz bir dönemde maalesef şampiyonluk stresini taşıyamadık.

Fakat yarı final oynayan bir Sarıyer'i de kimse başarısız olarak gösteremez.

Bu Seneye geldiğimizde ise yeniden bir yapılanma oldu. Teknik Direktör olarak Ahmet Akcan ismi ile anlaşıldı. Beklenilen olmayınca Şaban Yıldırım ismi ile sözleşme imzaladık. Son olarak ise Ekrem Al hocamız ile devam etmekteyiz.

Belki şurada hata yapmış olabiliriz. Başarılı kadroyu neden bu kadar değiştirdik diye eleştiriler gelebilir... Bunu da şöyle açıklayabilirim.

Her futbolcunun ve her teknik direktörün kendisiyle alakalı olan kariyer planlamaları vardır. Her şeyde para değildir.

Bizimle devam etmek isteyen oyuncularımız ile hemen hemen hepsiyle anlaştık. Ama farklı kariyer planları ve hayalleri olan oyuncular ile yollarımız doğal olarak ayrıldı.

Bu sene çok sarsıntılar geçirmemize rağmen ligin ikinci yarısı Ekrem Al hocamız ile takımımız toparlandı.

Baktığımızda ligin ikinci yarısında en fazla puan toplayan takımlardan biri Sarıyer olduğunu görüyoruz.

Ancak üzülerek söylüyorum ki çok kritik iki müsabakada (inegölspor deplasmanı ve iç sahadaki Sancaktepe maçı) yaşadığımız mağlubiyetler bizi ciddi anlamda demoralize etti.

Pek bu konulara girmek istemiyorum ama hakem hataları ile çok fazla puan kaybettik. Bu sene canımızı çok yaktılar.

Şuanki durumumuzu özetlersek eğer play-off hattının 5 puan gerisindeyiz. Ligin bitmesine 6 hafta var. Bu demek oluyor ki alınacak 18 puan bizi bekliyor. Neden olmasın?

Henüz biten hiçbir şey yok. Umutluyuz ve takıma olan inancımız yüksek seviyede devam etmektedir.

Altyapı konusuna gelirsek bu mevzu gerçekten kanayan bir yara.

Spor kulüplerini yaşatanlar altyapılardır... Altyapılar ise tesislerden beslenir. Birçok ikinci lig kulüplerinde olduğu gibi bizde de tesisler konusunda sıkıntılar var.

Gerekli mercihlere bir kez daha sesleniyoruz.

Gerek modern bir stadyum gerekse antranman tesislerine olan ihtiyacımızı kendilerine yineliyoruz.

Son olarak eklemek isteyeceğim konu ise liglerin akıbeti...

Ligler kaldığı yerden devam edebilecek mi? Play-Off sistemi getirilmeli mi? Veya liglerin tescil edilmesi mümkün mü?

Kısaca bu sorulara da değinmek istiyorum!

Bu başlıkların hepsi ihtimaller arasında olduğunu söyleyebiliriz.

Eğer salgın hastalık ülkemizde kontrol altına alınırsa ve normalleşme sürecine girebilirsek inşallah bunu temenni ediyoruz...

Futbol olarak değerlendirirsek eğer süper ligde 8 hafta, diğer alt liglerde 6 haftalık bir periyot kaldı.

Bunu çok rahat bir şekilde çarşamba-pazar oynayarak 4 hafta içinde tamamlayabiliriz.

Hatta buna 1. 2. Ve 3. Liglerde oynanacak play-off periyodunu da katabiliriz.

Süper lig için ise her kafadan bir ses çıkıyor...

Süper lig adına konuşacak olursak kesinlikle yeni icad edilmiş bir play-off sistemini uygun görmüyorum.

Çünkü kural neyse odur! Kurallar sonradan değiştirilemez.

Emekler ziyan olmasın.

Liglerin tescil edilme durumuna gelirsek, bu yöntem de bir seçenek olarak karşımızda duruyor.

Fakat bunun da ciddi olumlu, olumsuz eleştirileri var.

Ben sadece tek bir öneriyi doğru bulmuyorum. Liglerin iptal edilmesi fikrine kesinlikle karşıyım.

Burada verilen olağanüstü emekler var. Dolayısıyla herkesin emeğine saygı duymak lazım.

Hayat normale döndüğü takdirde ben liglerin kaldığı yerden devam etmesini temenni ediyorum.

Bir spor adamı olarak bunu ifade etmek boynumun borcu olduğunu düşünüyorum!


Etiketler: