Sarıyer'lilerin uzun yıllardır çile çektiği trafik sorununa çare olan Sarıyer-Çayırbaşı tüneli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve birçok bakan, milletvekillerinin yanı sıra tünelde büyük emeği olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve İstanbul valisi Hüseyin Avni Mutlu'nun katılımıyla hizmete açıldı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tünel açılışındaki konuşmasında bir çok kesime ağır eleştirilerde bulunarak, gündemi sarsacak açıklamalar yaptı.
Sarıyer-Çayırbaşı Tüneli Başbakan Erdoğan’ın da katıldığı tören ile resmi olarak hizmete girdi. Erdoğan, tünel açılışı öncesi uydu bağlantısı ile bazı kavşak ve yol düzenlemelerinin açılışlarını da yaptı.
Tünel açılışında yaptığı konuşmada muhalefeti eleştiren Erdoğan, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na Kartal ve Kadıköy metrosunu gezmesini tavsiye etti. Kılıçdaroğlu ile İzmir’de yaptıkları açılışı da hatırlatan Erdoğan, “Anamuhalefet başkanı zaman zaman bir şeyler söylüyor. Önce bir defa metro nedir; hafif metro nedir? Sayın Genel Başkan önce bunu bir öğren. Senin İzmir ile anlattıkların metro değil hafif metrodur. Bunların maliyetini hesaplamaya çalışan milletvekillerin var. İzmir bu ulaşım sistemlerini yapamamıştır. Ulaştırma Bakanlığı’ndan yardım istemiştir. Oradaki raylı sistemler Ulaştırma Bakanlığı’nın katkısı ile tamamlandı.” dedi.
EMEKLİ ASKERLER İHANET EDİYOR
Konuşmasında Afyonkarahisar'daki askeri mühimmat deposunda yaşanan patlamaya da değinen Erdoğan, verilen kayıpların üzücü olduğunu söyledi.
Patlamada şehit olan 25 askerin acısının herkesin yüreğini dağladığını belirten Erdoğan, “Depremlerde, sel felaketlerinde, trafik kazalarında ve diğer olaylarda verdiğimiz kayıplar da aynı şekilde hepimizi üzüyor.” dedi.
Bu tür olaylara karşı kayıpları en aza indirecek tedbirleri aldıklarını belirten Erdoğan, olayın ardından medyada yapılan yorumlara tepki gösterdi. Erdoğan, “İşte Perşembe günkü olayla ilgili. Olay olduğu andan itibaren, yazılı ve görsel medyaya düştüğü andan itibaren. Atılan başlıklar, yapılan yorumlar inanın bilerek değil, sadece bakıyorsunuz farklı senaryolarla, birisi alıyor emekli bir generali getiriyor, birisi alıyor bir emekli askeri getiriyor. Kendisi olmadığı süre içersinde ne tür el bombaları üretilmiş, ithal edilmiş bundan haberi yok, kendi zamanındaki var olanlar üzerinden açıklamalar yapıyorlar.” diye konuştu.
Medyayı takip eden vatandaşların da anlatılanları gerçek zannettiğini ancak bunun doğru olmadığını dile getiren Erdoğan şöyle konuştu: “İşin gereği bu değil. Maalesef bazı emekli askerler geldikleri ocağa ihanet ediyorlar. Sizin göreviniz bu mu ? Bu toplumda dezenformasyon. Bunlar bunu yapıyor. Bu ahlaki değildir, vicdani değildir. Bu milletin gelecek ideallerine ket vurmaktır. Ben milletimi bu noktada özellikle uyarmak istiyorum.”
şeklinde konuştu.
Köşe yazarlarının yorumlarını da eleştiren Erdoğan, “Bazıları da bakıyorsunuz köşelerinde yapılan bazı hatalar varsa bu hataları kasta mahsus yapıyor. Bekle, dur bakalım. Bu işin incelemesi yapılacak. Ondan sonra da gerekli açıklamaları yapılacaktır. Hemen bir anda bir saatte, iki saatte netice bekliyorlar. Nerede var, hangi işte var netice. Orada daha yangın sürüyor bakıyorsunuz hemen değerlendirmeler başlamış. İtfaiyesi yaklaşamıyor. Ulaşamıyor onlar bir taraftan yorum yapıyorlar. Biz bir taraftan telaş içindeyiz, acaba havadan nasıl söndürme işlerini yaparız? Yapabilir miyiz? vs… Onlar sürekli tahrik ediyorlar. İnsaf edin, ama bunların böyle bir insafı yok. Çünkü bunlar ne kadar yaralayabiliriz? Ne kadar vurabiliriz? Dertleri bu.” İfadelerini kullandı.
İKİ TERCİH VAR: YA KANDİL YA TBMM
Son yaşanan terör olayları ve PKK’lılar ile BDP’lilerin kucaklaşmasını da değerlendiren Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: “Yüreğimizi yakan sıkıntılarla karşılaşıyoruz. Eksiklikler muhakkak var. Amerika’nın yaşadığı sıkıntıları görüyorsunuz. Kesinlikle terörle mücadele sadece iktidarın değil muhalefet iktidar tüm milletin mücadelesi olmalıdır. Demokratikleşme özgürlüklerden rahatsız olanlar terörü argüman olarak kullanıyorlar. Bize karşı kullandıkları argüman haline dönüştürmüşlerdir. Güçlü bir Türkiye onları rahatsız ediyor. İsteseler de istemeseler de Türkiye bu hedefine ulaşacaktır. Demokratik standartlar hukuk devleti anlayışı asla geçmişle mukayese edilemez. Her türlü sorunun çözüm yeri demokratik meclis çatısı altıdır.
Dağda siyaset yapmak isteyenler buyursunlar dağa çıksınlar teröristlere kucaklaşanlar millet adına mücadele veremezler. Vermeye kalksalar dahi başarılı olamazlar. İki tercih var Ya Kandil ya TBMM. Meclis diyorsan gel mücadeleni mecliste ver. Eğer sen Kandil’in temsilcileri ile tokalaştım diyorsan, ne tokalaşması biz senin öpüşmeni de gördük. 'Merhaba' eğer buysa biz yanlışız. Oradaki tabloyu benim milletim gördü sizi oturtulması gereken yere koydu. Bunları 75 milyon vatandaşımıza, bütün vatandaşlarımıza anlatacağız bunların hafıza kaydında ne varsa ortaya dökeceğiz."
CHP VE MHP'YE SİVAS'IN ÖTESİNE GEÇİN
Başbakan Erdoğan, "CHP ve MHP’ye sesleniyorum. Sivas’ın ötesindeki teşkilatlarınız halkın arasına karışsın. Tabela partisi olmayın. Demokrasinin beraber orada mücadelesini verelim. Hiçbir örgüte hiçbir yapıya en küçük bir müsahamamız yoktur olamaz. Biz siyaset yoluyla siyasetin meşru araçlarıyla her şeyin konuşulmasına taraftarız.” şeklinde konuştu.