Bayrağına, Devletine, Milletine, Hainlik Yapan Üniformalı Teröristler ‘Türk Milleti’nden Osmanlı Tokası Yemiştir!

AK Parti Sarıyer İlçe Başkanı Salih Bayraktar, 15 Temmuz’un yıldönümünde çok önemli açıklamalarda bulundu. Sarıyer Yenigün Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Emre Güner’e konuşan Bayraktar, 15 Temmuz gecesini tüm ayrıntılarıyla değerlendirdi.

AK PARTİ SARIYER İLÇE BAŞKANI SALİH BAYRAKTAR:

Değerlerini yitirmiş, vicdanlarını kaybetmiş insanlık düşmanları tarafından gerçekleştirilen bu menfur saldırıda hayatını kaybetmiş şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Gazilerimize hayırlı ömürler diliyorum, tedavisi devam eden gazi kardeşlerimize de acil şifalar diliyorum.

Yaşanan bu olaya darbe girişimi dersek, yaşananların ciddiyetini engellemiş oluruz. Bu tamamen terörist saldırıdır. 249 şehidimiz var, ikibin civarında gazimiz var. Sadece 1 gecede oldu bu..! Çok şükür ki, Türk halkı provokasyona gelmedi, rabbim o gece yüreklere ve akılara hükmetti. Milletimiz sağduyulu davrandı. Yoksa bu insanlar birbirlerini kırardı o talihsiz gecede. Ben bunu bizzat Sarıyer’de yaşadım. İnsanların tahrik olmaması adına, bir provokasyona tabi kalmamaları adına telkinlerde bulunduk ve insanları sakinleştirdik. İnsanlarımızın ortaya koyduğu cesur yürek ve sağduyu davranışlar yalnızca bizim milletimize has bir durumdur. Birlik ve beraberliğin, kardeşlik ruhunun gecesinde bu millet ateş çukuruna yuvarlanmaktan kurtuldu. Tarihin en şerefli sayfalarında yer alan milletimize bir kez daha şükranlarımı sunuyorum. Bu milletin bir mensubu, bir parçası olmaktan iftihar ediyor, gurur duyuyorum.

15 TEMMUZ’DA TÜM SARIYER MEYDANLARDAYDI…

Bizlerde Sarıyer’de, o gece çok önemli bir sınav verdik. Sarıyerli vatandaşlarımızın çoğu o gün sokaklarda, meydanlardaydı. Biz bunu bire bir yaşadık. Daha sonra Cumhurbaşkanımızın konuşmasıyla, sokağa çıkın demesiyle bu millet zaten meydanlara, sokaklara döküldü. Havalimanlarına gitti. O gece yaşananlar gerçekten bir rüya gibiydi. Hala bu olayın idrakında değiliz.

15 Temmuz’u sulandırmak isteyenler var. Kontrollü darbe diyerek, bu olayın önemini engellemek isteyen bir anlayışla karşı karşıyayız. Çevremize baktığımızda kimi zaman ekonomik, kimi zaman siyasi, kimi zaman toplumsal zeminde, kimi zamansa hepsiyle beraber bir dizi yeniden yapılanma halini yeniden görüyoruz. Maalesef bu yapılanma faaliyetlerinin uygulandığı hiçbir ülkede refah, huzur ve güven hakimvolamamıştır. Tam aksine can acıtıcı büyük bir yıkım ve bunların fitili ateşlenmiştir. Bir Suriye, bir Mısır, bir Irak örneğini görmemiş olsaydık ve bunlardan ders almamış olsaydık, belki de 15 Temmuz’da bu kadar duyarlı bir duruş gösteremezdik. O gece milletimiz, Suriye olmayacağız, Irak olmayacağız diye sokaklara döküldü.



TÜRK MİLLETİNİN GENLERİNDE İMAN VE CESARET VAR!

Kısa bir zaman öncesine dönelim; Amerika’nın ve Avrupa’nın, Ortadoğu’da oynadığı oyunun sırası Türkiye’ye gelmişti. Mit Tırlarına yapılan baskın hiçbir şekilde izahı olan bir durum değildir. Tırlarda silah var, DAEŞ’E gidiyor gibi göstererek Türkiye’yi terör ülkesi olarak lanse ettiler. Ülke olarak son 5 yıldır maruz kaldığımız saldırıların bir tesadüf olmadığını, son olaylar bize açık ve net şekilde gösteriyor. Bunun en büyük hazırlığı 15 Temmuz olmuştur. 15Temmuz bize bu olayı tüm çıplaklığı ile göstermiştir. Türk milletinin genlerinde iman ve cesaret var. Bizi diğer tüm milletten ayıran en önemli unsur, iman ve cesarettir. Zaten bu genlerle oynamak istiyorlar.

Türk milletinin kodlarını bozmak istiyorlar. Mesele bu! Etnik kimlik üzerinden, mezhepçilik üzerinden insanlarımızı ayrıştırmak istiyorlar. 6 Asır cihanda adalet ve hak üzerine hükümdarlık eden bir milletiz. Birçok milleti bir arada tutmuş, arap, ermeni, rum, türk, kürt, suni, alevi bir arada yaşatmış bir kültüre sahibiz. O tarihten, bu tarihe geldiğimizde aynı kültürü yaşattığımız için, tüm dış güçlerin halen hedefi konumundayız. Bu değerlere büyük bir güçle sahip çıktığımız için, bizi yok etmek istiyorlar.

TERÖRE DESTEK VEREN YÜRÜŞ YAPIYORSUN, DEVLET SANA İZİN VERİYOR. BUNDAN DAHA BÜYÜK BİR ADALET OLABİLİR Mİ?

Biz Türk milleti olarak “önce vatan” dedik. 15 Temmuz’da büyük bir gurur yaşadık. Ülkemizi emperyalizme kurban etmedik! Bayrağına, Devletine, milletine hainlik yapan üniformalı teröristler, Türk milletinden Osmanlı Tokadı yemiştir. Önce milli olmak lazım. Milliyetçi olmak lazım. Bilerek veya bilmeyerek ciddi anlamda iş birlikçilerin olduğunu görüyoruz. Mücadele verdiğimiz terörist grubu yalnızca 1 örgüt değil. PYD’si, FETÖ’sü, DAEŞ’i, PKK’sı, kaç tane terör örgütü var! Hepsiyle müthiş bir kararlılıkla devletimiz ve güvenlik güçlerimiz mücadele ediyor. Bu örgütler terör örgütleri olmasına rağmen bir şeyin farkına varmamız lazım. Biz bunlarla mücadele ederken aslında ülkelerle mücadele ediyoruz. İstihbarat teşkilatlarıyla mücadele ediyoruz. Bizim partimizin kuruluş amacı ‘adalet ve kalkınma’… Partimizin adı… Biz bunun için yola çıktık. Maalesef bakıyorsunuz adalet adı altında bir yürüyüş yapıldı. Ve OHAL döneminde yapılıyor bu yürüyüş. Böyle hassas bir dönemde, biz fetö ile mücadele verirken, birileri fetö’ye destek veren yürüyüş düzenliyor. Biz devlet olarak ne yaptık… Yürüyüş yapan tüm insanlarımızı son derece güvenli bir şekilde korunmalarını sağladık. Bundan daha büyük adalet var mı? En hassas durumda dahi yürüyüş düzenlemelerine müdahale edilmedi. Terör örgütüne destek veren bir yürüyüş yapıyorsun ve devlet sana bu eylem için izin veriyor! Bundan daha büyük bir adalet olabilir mi?